Islamda Ölçülü Olmak Ne Demek ?

Umut

New member
İslamda Ölçülü Olmak Nedir?

İslamda ölçülü olmak, insanın her türlü davranışında dengeyi ve orta yolu tutması anlamına gelir. Din, insanın tüm yaşamında aşırılıktan kaçınmasını ve sağlıklı bir denge kurmasını öğütler. Ölçülülük, Allah’ın emirlerine ve Resulünün (s.a.v.) sünnetine uygun bir yaşam sürmenin temel taşlarındandır. İslam, insanın maddi ve manevi hayatını dengede tutmasını ister. Aşırıya kaçmak, nefsin isteklerine boyun eğmek ve ölçüsüz davranışlar sergilemek, İslam’a aykırıdır. Bu bağlamda, ölçülü olmak sadece bireysel bir erdem değil, toplumsal barış ve huzurun da teminatıdır.

Ölçülülük ve Orta Yol

İslam’ın öğrettiği ölçülülük, aşırılıktan kaçınmayı ve her işte dengeyi korumayı ifade eder. İslam’da her şeyde bir denge vardır; insanlar ne tam manasıyla dünyaya dalıp ahireti unutur, ne de tamamen ahirete yönelip dünyayı reddeder. İslam’ın "orta yol" anlayışı, insanın hem dünya işlerinde hem de ahirette dengeli bir yaşam sürmesini hedefler.

Kur’an’da birçok ayette denge, adalet ve ölçülülük vurgulanır. Allah, Kur’an-ı Kerim’de "Ve ölçüde tutarlı olun" (el-A’raf, 7:35) şeklinde emreder. Ayrıca, Peygamber Efendimiz (s.a.v.) de, "Amellerin en hayırlısı, az da olsa sürekli yapılanıdır" (Buhârî, İman, 39) diyerek aşırılıklardan kaçınmanın önemini belirtmiştir.

İslam’da Ölçülü Olmak ve İhtiyatlı Davranmak

İslam’da ölçülü olmanın bir yönü de ihtiyatlı olmaktır. İnsanların karar alırken aşırılıklara yönelmeden, dikkatli ve düşünerek hareket etmeleri istenir. Bu, bireysel ve toplumsal hayatta huzurun sağlanması için önemlidir. İhtiyatlı davranmak, her işin sonunda en doğru ve en hayırlı sonucun elde edilmesine yardımcı olur. Örneğin, İslam’ın ekonomik ahlakı, harcamalarda ve gelirde ölçülü olmayı öğütler. "Ne israf et ne de cimrilik et" (el-Furkan, 25:67) buyruğu, yaşamda her şeyin ölçüsünü kaçırmamayı ifade eder.

İslam’da Aşırılıklar ve Zararları

Aşırılıklar, yalnızca bireyi değil, toplumu da olumsuz etkiler. İslam, insanların her türlü işlerinde dengeyi gözetmesini ister. Aşırılıklar, fiziksel, ruhsal ve toplumsal açıdan büyük zararlara yol açar. Örneğin, aşırı tüketim hem bireyi hem de çevreyi tahrip ederken, aşırı tasarruf da bireylerin ruhsal olarak zorlanmasına neden olabilir.

Peygamber Efendimiz (s.a.v.), aşırılıkla ilgili olarak şöyle buyurmuştur: "Din kolaydır; kimseye dinin içinde zorluk çıkarmayın." (Buhârî, İman, 39) Bu hadisi şerif, İslam’ın kolay, doğal ve dengeli bir yaşam biçimi sunduğunu ve aşırılığın bu dengeden sapma olduğunu ifade eder.

İslam’da Ölçülü Olmak ve İbadetler

İbadetlerde de ölçülülük son derece önemlidir. İslam, günlük namaz, oruç, zekat gibi ibadetlerin yerine getirilmesinde dengeyi öngörür. Örneğin, oruç tutarken bedeni aşırı yormamak ve ibadetleri yerine getirirken ruhsal olarak da dengeyi sağlamak gereklidir. Aşırı ibadet, insanı tükenmiş ve yorulmuş hale getirebilirken, ibadetlerde tembellik de kişinin manevi hayatına zarar verir.

Peygamber Efendimiz (s.a.v.), "Sizden birinizin dini zorlukla yükselemez. Yani, nefsinizi zorlayarak ibadet etmeyin." (Buhârî, İman, 39) diyerek aşırılıklardan kaçınılması gerektiğini ifade etmiştir.

İslam’da Ölçülü Olmak ve Aile Hayatı

Ailede de ölçülülük büyük bir öneme sahiptir. Aile bireyleri arasında adaletli, nazik ve dengeli bir yaklaşım sergilemek gereklidir. Eşler arasında denge sağlanması, çocuklara karşı doğru bir yaklaşım benimsenmesi, ailenin huzurunu artırır. Ailede aşırılıklar, özellikle sert davranışlar ve istenmeyen kontrol mekanizmaları, ailenin yapısını bozabilir.

İslam, evlilikte eşitlik, karşılıklı saygı ve adaletin sağlanmasını ister. "Sizden biriniz diğerine karşı üstün değildir, ancak takvada daha ileri olan kişi Allah katında daha değerli olandır." (Hucurat, 49:13) ayeti, ailedeki her bireyin hakkının korunması gerektiğini hatırlatır.

İslam’da Ölçülü Olmak ve Sosyal Hayat

Sosyal hayatta da ölçülülük, toplumun huzuru için gereklidir. Aşırılıklar, toplumsal düzeni sarsabilir ve bireylerin birbirlerine olan güvenini zedeleyebilir. İslam, insanların birbirlerine karşı adil, nazik ve anlayışlı olmalarını ister. "İnsanlar arasında en hayırlı olanınız, insanlara en faydalı olandır." (İbn Hacer, el-Metâlib el-Âliyye) hadisi, insanın toplumsal ilişkilerinde ölçülü olmasının önemini vurgular.

Toplumda aşırı bireyselcilik, toplumsal dayanışmayı zedeleyebilirken, aşırı kolektivizm de bireylerin özgürlüğünü kısıtlayabilir. Bu nedenle, her birey toplumsal sorumluluklarını yerine getirirken, başkalarının haklarına da saygı duymalıdır. İslam, toplumsal barışı sağlamak için bireyler arasında ölçülü bir denge kurmayı öğütler.

Sonuç: İslam’da Ölçülü Olmanın Önemi

İslam’da ölçülü olmak, sadece dini bir zorunluluk değil, aynı zamanda insanın huzurlu bir yaşam sürmesi için temel bir ilkedir. Aşırılıklardan kaçınarak, her işte dengeyi koruyarak, insan hem kendi hayatını hem de toplumun düzenini koruyabilir. Ölçülü bir yaşam, bireyi ve toplumu Allah’a yakınlaştırır, huzuru ve barışı sağlar. İslam, insanın her yönüyle sağlıklı bir yaşam sürmesini isteyen bir dindir ve ölçülü olmak, bu sağlıklı yaşamın en önemli unsurlarındandır.